Menü
SteelSeries Arctis Nova Pro Wireless inceleme
0 yorum
SteelSeries’in “zirveye oynayan” kablosuz oyuncu kulaklığı Arctis Nova Pro Wireless, sadece bir çevresel ses deneyimi sunmuyor; aynı zamanda günlük kullanımda da ayrıcalıklı hissettiren bir aksesuar gibi davranıyor. Gerek malzeme kalitesi, gerek sunduğu dock, gerekse EQ profilleri ve yazılımı ile bu kulaklık oldukça iddialı.
Bu incelemede tasarımından performansına, mikrofon kalitesinden batarya ömrüne kadar her şeyi detaylıca konuşacağız. Yeni bir kulaklık satın almayı düşünenler, şimdiden çayınızı hazırlayın. Çünkü bu sadece bir kulaklık değil, bir 'setup yatırımı”.
Kafa bandındaki çelik yapı, yan panellerdeki mıknatıslı kapaklar ve kulak yastıklarının yumuşaklığı daha ilk temasta bu kulaklığın “üst segment” bir ürün olduğunu hissettiriyor. Fakat benim açımdan ufak bir hayal kırıklığı oldu diyebilirim. SteelSeries’ın o efsanevi kumaş pedlerinin sıkı bir hayranı olarak, Nova Pro Wireless’ın deri benzeri malzeme tercih etmesi beni biraz zorladı. Adana gibi sıcak bir şehirde yaşıyorsanız, bu tip kulak pedleri terleme açısından ciddi bir sorun haline gelebiliyor. Evet, bu yastıklar kulağı çok iyi sarıyor, dış ses izolasyonunu harika sağlıyor ama birkaç saatlik kullanımda terleme hissi kaçınılmaz oluyor. Özellikle benim gibi önceki Arctis 7 veya Pro modellerine alışkın biriyseniz, kumaş pedlerin yokluğunu hissediyorsunuz.
Neyse ki kafa bandı kısmında bu durum biraz dengeleniyor. Nova serisinin tamamında gördüğümüz gibi burada da ayarlanabilir elastik bir kayış sistemi kullanılmış. Bu yapı, kulaklığı hem hafif tutuyor hem de kafaya esnek bir şekilde oturmasını sağlıyor. Baskı hissi yaratmadan kafaya tam oturması, uzun kullanımda rahatsızlık hissini neredeyse sıfıra indiriyor. Açık konuşmak gerekirse, oturup saatlerce oyun oynadığım günlerde “şu kulaklığı çıkarayım artık” dediğimi hiç hatırlamıyorum. Tek derdim yastıklar.
Şık tasarım sadece kulaklığın dış görünümü ile sınırlı değil. Dock istasyonu masada oldukça minimal ve estetik duruyor. Özellikle de OLED ekranlı olması, kendisini oldukça fonksiyonel kılıyor. Menüleri ile pek çok ayar yapılandırılabiliyor, cihazlar arası geçiş yapılabiliyor ve ses düzeyini kontrol edebiliyorsunuz. Tabii sadece bunlarla sınırlı değil. SteelSeries GG uygulamasında yer alan tüm entegrasyonlarla bu dock ekranına dilediğiniz veriyi yansıtabilirsiniz. Buna oynadığınız oyunda istatistikleriniz veya can barınız da dahil.
Ürünün genel tasarım felsefesi tamamen kullanıcıyı düşünerek geliştirilmiş ve bu detaylar ilk temasla birlikte kendini gösteriyor. Bu arada şunu da özellikle belirtmem lazım: Arctis Nova Pro Wireless dışarıda da takabileceğin bir kulaklık. Hani bazı kulaklıklar vardır ya, sokağa çıktığında “Oyuncu kulaklığı ile dolaşılır mı?” dedirtir... İşte bu öyle değil. Arctis Pro’yu dışarda takmayı düşünmem mesela ama Nova Pro Wireless öyle bir premium hissiyat veriyor ki bir acaba dedirtiyor. Ne tasarımı abartılı, ne de üstünde “ben gamer’ım” diye bağırıyor. Hem şık hem sade hem de kalite akıyor. Ayrıca kulaklıktaki mikrofon da sıfır bir şekilde kapanabildiği için kullanmadığınız zamanlarda göze neredeyse hiç çarpmıyor, adeta kulaklığın bir parçasıymış gibi gözüküyor.
SteelSeries GG yazılımının içindeki Sonar sayesinde her oyun için önceden ince ayarların yapıldığı profillere çok kolay bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Örneğin VALORANT için özel olarak hazırlanmış bir profil var ve bu profil bass’ı kısıp mid frekansları öne çıkarıyor. Call of Duty’de patlama efektlerini daha tok duymak için farklı bir profile geçiyorsunuz veya Minecraft'ta huzur içinde ağacımız kırayım derseniz Minecraft için bile özel profil mevcut.
Kulaklık, müzik tarafında da dengeli bir ses profili sunuyor. Bass’lar yeterli seviyede, mid ve tiz frekanslar temiz. Vokal netliği oldukça başarılı ve uzun süreli dinlemelerde yorgunluk yaratmıyor. Genel ses kalitesi, hem oyun hem günlük kullanım için fazlasıyla tatmin edici.
Mikrofon kesinlikle kötü değil, hatta sıradan kablosuz kulaklıklara kıyasla oldukça net. Ama gürültü engelleme algoritması o kadar agresif çalışıyor ki, sesin doğallığı zaman zaman kaybolabiliyor. Özellikle 2.4 GHz bağlantı modunda bu durum daha belirgin. Zaten benim gibi hızlı konuşan, bazı heceleri yutan biriyseniz, bu sıkıştırma etkisiyle karşı tarafın sizi anlamakta zorlandığı anlar olabiliyor. Test sürecinde arkadaşlarım kendilerini boşlukları doldururken bulduklarını bile söyledi; yani bir şeyler kaçıyor.
Bluetooth moduna geçtiğinizde durum biraz daha iyi. Ses daha az sıkıştırılıyor, dolayısıyla konuşmalar daha doğal duyuluyor. Ancak bu sefer de gecikme artıyor, ki bu da rekabetçi oyunlarda tercih edilmemesi gereken bir bağlantı modu hâline geliyor.
İşin güzel tarafı şu: SteelSeries GG yazılımındaki Sonar bölümünden mikrofon ayarlarını detaylıca özelleştirebiliyorsunuz. Gürültü engelleme seviyesini düşürüp daha doğal bir ses profili oluşturmak mümkün. Hatta sesin tizlerini yumuşatabilir, boğukluğu azaltabilirsiniz. Yine de bu mikrofonun, yayın kalitesine oynayan içerik üreticileri için yeterli olacağını pek düşünmüyorum. Takım içi iletişim, Discord görüşmeleri, oyun içi sohbet gibi konular için fazlasıyla yeterli; fakat Kick'te canlı yayın yapacaksanız veya YouTube için video çekmek gibi bir düşünceniz varsa bence harici bir mikrofon şart.
Tabii yine de bu mikrofonla ilgili son kararı siz verin derim. Aşağıya, hem varsayılan ayarlarda hem de SteelSeries GG yazılımı üzerinden birkaç farklı ayarla yaptığım ses kayıtlarını bırakıyorum. Farklı senaryolarda nasıl performans gösterdiğini kendi kulaklarınızla duyarak daha sağlıklı bir fikir edinebilirsiniz.
Dock istasyonu üzerinden cihazlar arasında geçiş yapmak çocuk oyuncağı. Aynı zamanda farklı profilleri de yukarılarda bahsettiğim gibi yine bu dock’tan değiştirebiliyorsunuz. PS5, PC, Xbox, telefon, tablet… Ne varsa bağladım, hepsiyle problemsiz çalıştı. Bu kadar çok cihazla bu kadar sorunsuz çalışabilen başka bir kulaklık henüz elime geçmedi.
Şarjınız mı bitti? Kabloyu takıp kullanmayı mı düşünüyorsunuz? Hayır, artık öyle şeyler yok. Dock'un içerisinde yer alan yuvaya, kutudan çıkan ikinci bataryayı yerleştiriyorsunuz. Siz kulaklıkla oyun oynarken, dock diğer bataryayı kendi kendine şarj ediyor. Kulaklığın şarjı bittiği anda ise kulaklığı başınızdan bile çıkarmadan basit iki hamleyle yedek bataryayı yerleştirip oyuna devam ediyorsunuz. Hiçbir kesinti, hiçbir bekleme yok. Gerçek anlamda bir “kesintisiz kullanım” deneyimi.
Her bir batarya ortalama 20 saat dayanıyor. Yani iki batarya ile toplamda 40 saate kadar kablosuz kullanım elde edebiliyorsunuz. Ama asıl mesele şu: Şarj kablosuna bir daha asla ihtiyaç duymuyorsunuz. Çünkü biri bitene kadar diğeri zaten hazır oluyor. Batarya yönetimi konusundaki bu sistem, sadece pratik değil, aynı zamanda kablosuz kulaklıklar arasında gerçek anlamda fark yaratan bir çözüm olmuş. Kulaklığı şarj etmeliyim düşüncesine son.
Bu incelemede tasarımından performansına, mikrofon kalitesinden batarya ömrüne kadar her şeyi detaylıca konuşacağız. Yeni bir kulaklık satın almayı düşünenler, şimdiden çayınızı hazırlayın. Çünkü bu sadece bir kulaklık değil, bir 'setup yatırımı”.
Tasarım
Arctis Nova Pro Wireless’ı kutudan çıkardığınız anda hissettiğiniz ilk şey kalite oluyor. Kutuyu açar açmaz sizi karşılayan koruyucu taşıma çantası, ürünün sıradan bir kulaklık olmadığını daha en baştan belli ediyor. Materyal kalitesi, detaylara verilen özen ve sunum şekli, “bu kulaklık özel bir şey” hissini fazlasıyla veriyor.Kafa bandındaki çelik yapı, yan panellerdeki mıknatıslı kapaklar ve kulak yastıklarının yumuşaklığı daha ilk temasta bu kulaklığın “üst segment” bir ürün olduğunu hissettiriyor. Fakat benim açımdan ufak bir hayal kırıklığı oldu diyebilirim. SteelSeries’ın o efsanevi kumaş pedlerinin sıkı bir hayranı olarak, Nova Pro Wireless’ın deri benzeri malzeme tercih etmesi beni biraz zorladı. Adana gibi sıcak bir şehirde yaşıyorsanız, bu tip kulak pedleri terleme açısından ciddi bir sorun haline gelebiliyor. Evet, bu yastıklar kulağı çok iyi sarıyor, dış ses izolasyonunu harika sağlıyor ama birkaç saatlik kullanımda terleme hissi kaçınılmaz oluyor. Özellikle benim gibi önceki Arctis 7 veya Pro modellerine alışkın biriyseniz, kumaş pedlerin yokluğunu hissediyorsunuz.
Neyse ki kafa bandı kısmında bu durum biraz dengeleniyor. Nova serisinin tamamında gördüğümüz gibi burada da ayarlanabilir elastik bir kayış sistemi kullanılmış. Bu yapı, kulaklığı hem hafif tutuyor hem de kafaya esnek bir şekilde oturmasını sağlıyor. Baskı hissi yaratmadan kafaya tam oturması, uzun kullanımda rahatsızlık hissini neredeyse sıfıra indiriyor. Açık konuşmak gerekirse, oturup saatlerce oyun oynadığım günlerde “şu kulaklığı çıkarayım artık” dediğimi hiç hatırlamıyorum. Tek derdim yastıklar.
Şık tasarım sadece kulaklığın dış görünümü ile sınırlı değil. Dock istasyonu masada oldukça minimal ve estetik duruyor. Özellikle de OLED ekranlı olması, kendisini oldukça fonksiyonel kılıyor. Menüleri ile pek çok ayar yapılandırılabiliyor, cihazlar arası geçiş yapılabiliyor ve ses düzeyini kontrol edebiliyorsunuz. Tabii sadece bunlarla sınırlı değil. SteelSeries GG uygulamasında yer alan tüm entegrasyonlarla bu dock ekranına dilediğiniz veriyi yansıtabilirsiniz. Buna oynadığınız oyunda istatistikleriniz veya can barınız da dahil.
Ürünün genel tasarım felsefesi tamamen kullanıcıyı düşünerek geliştirilmiş ve bu detaylar ilk temasla birlikte kendini gösteriyor. Bu arada şunu da özellikle belirtmem lazım: Arctis Nova Pro Wireless dışarıda da takabileceğin bir kulaklık. Hani bazı kulaklıklar vardır ya, sokağa çıktığında “Oyuncu kulaklığı ile dolaşılır mı?” dedirtir... İşte bu öyle değil. Arctis Pro’yu dışarda takmayı düşünmem mesela ama Nova Pro Wireless öyle bir premium hissiyat veriyor ki bir acaba dedirtiyor. Ne tasarımı abartılı, ne de üstünde “ben gamer’ım” diye bağırıyor. Hem şık hem sade hem de kalite akıyor. Ayrıca kulaklıktaki mikrofon da sıfır bir şekilde kapanabildiği için kullanmadığınız zamanlarda göze neredeyse hiç çarpmıyor, adeta kulaklığın bir parçasıymış gibi gözüküyor.
Performans
Ses performansı tarafında SteelSeries “hiç acımamış”. Hem oyun hem müzik hem de sinema için ayrı ayrı denedim. Spatial Audio (uzamsal ses) gerçekten işini yapıyor. Oyunda rakibin adımını nerede attığını nokta atışıyla duyuyorsun. VALORANT'ta test ettiğimde ses kasmak gerçekten bu kulaklıkla bir keyfe dönüşüyor.SteelSeries GG yazılımının içindeki Sonar sayesinde her oyun için önceden ince ayarların yapıldığı profillere çok kolay bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Örneğin VALORANT için özel olarak hazırlanmış bir profil var ve bu profil bass’ı kısıp mid frekansları öne çıkarıyor. Call of Duty’de patlama efektlerini daha tok duymak için farklı bir profile geçiyorsunuz veya Minecraft'ta huzur içinde ağacımız kırayım derseniz Minecraft için bile özel profil mevcut.
Kulaklık, müzik tarafında da dengeli bir ses profili sunuyor. Bass’lar yeterli seviyede, mid ve tiz frekanslar temiz. Vokal netliği oldukça başarılı ve uzun süreli dinlemelerde yorgunluk yaratmıyor. Genel ses kalitesi, hem oyun hem günlük kullanım için fazlasıyla tatmin edici.
Mikrofon
Boom mikrofon yapısı ile gelen Arctis Nova Pro Wireless, dışarıdan bakıldığında profesyonel bir yayıncı ekipmanı gibi duruyor. Ancak işin içine ses kalitesi girince işler biraz karışıyor.Mikrofon kesinlikle kötü değil, hatta sıradan kablosuz kulaklıklara kıyasla oldukça net. Ama gürültü engelleme algoritması o kadar agresif çalışıyor ki, sesin doğallığı zaman zaman kaybolabiliyor. Özellikle 2.4 GHz bağlantı modunda bu durum daha belirgin. Zaten benim gibi hızlı konuşan, bazı heceleri yutan biriyseniz, bu sıkıştırma etkisiyle karşı tarafın sizi anlamakta zorlandığı anlar olabiliyor. Test sürecinde arkadaşlarım kendilerini boşlukları doldururken bulduklarını bile söyledi; yani bir şeyler kaçıyor.
Bluetooth moduna geçtiğinizde durum biraz daha iyi. Ses daha az sıkıştırılıyor, dolayısıyla konuşmalar daha doğal duyuluyor. Ancak bu sefer de gecikme artıyor, ki bu da rekabetçi oyunlarda tercih edilmemesi gereken bir bağlantı modu hâline geliyor.
İşin güzel tarafı şu: SteelSeries GG yazılımındaki Sonar bölümünden mikrofon ayarlarını detaylıca özelleştirebiliyorsunuz. Gürültü engelleme seviyesini düşürüp daha doğal bir ses profili oluşturmak mümkün. Hatta sesin tizlerini yumuşatabilir, boğukluğu azaltabilirsiniz. Yine de bu mikrofonun, yayın kalitesine oynayan içerik üreticileri için yeterli olacağını pek düşünmüyorum. Takım içi iletişim, Discord görüşmeleri, oyun içi sohbet gibi konular için fazlasıyla yeterli; fakat Kick'te canlı yayın yapacaksanız veya YouTube için video çekmek gibi bir düşünceniz varsa bence harici bir mikrofon şart.
Tabii yine de bu mikrofonla ilgili son kararı siz verin derim. Aşağıya, hem varsayılan ayarlarda hem de SteelSeries GG yazılımı üzerinden birkaç farklı ayarla yaptığım ses kayıtlarını bırakıyorum. Farklı senaryolarda nasıl performans gösterdiğini kendi kulaklarınızla duyarak daha sağlıklı bir fikir edinebilirsiniz.
Bağlantı
Bağlantı tarafında kulaklık bir “canavar”. İsterseniz Bluetooth, isterseniz 2.4GHz ile kablosuz bağlantı sağlayabiliyorsunuz. Ayrıca aynı anda ikisini de kullanabiliyorsunuz. O nasıl mı oluyor? Mesela bir yandan bilgisayarda oyun oynarken, telefondan gelen çağrıyı kulaklığınız ile yanıtlayabiliyorsunuz. Bu, özellikle yayında veya çalışırken mükemmel bir esneklik sağlıyor.Dock istasyonu üzerinden cihazlar arasında geçiş yapmak çocuk oyuncağı. Aynı zamanda farklı profilleri de yukarılarda bahsettiğim gibi yine bu dock’tan değiştirebiliyorsunuz. PS5, PC, Xbox, telefon, tablet… Ne varsa bağladım, hepsiyle problemsiz çalıştı. Bu kadar çok cihazla bu kadar sorunsuz çalışabilen başka bir kulaklık henüz elime geçmedi.
Batarya
Geldik “kablosuz” cihazların en büyük derdi olan batarya konusuna... Neyse ki Arctis Nova Pro Wireless bu konuda gerçekten dersine çok iyi çalışmış. Açık konuşayım, bundan yaklaşık 2 yıl önce Arctis Pro’ya geçerek SteelSeries’in çift batarya sistemine ilk kez tanık olduğumda ciddi anlamda etkilenmiştim. Şu an hâlâ aynı sistemi bu kadar pürüzsüz şekilde uygulamaları, takdire şayan. Kim düşündüyse alnından öpmek lazımŞarjınız mı bitti? Kabloyu takıp kullanmayı mı düşünüyorsunuz? Hayır, artık öyle şeyler yok. Dock'un içerisinde yer alan yuvaya, kutudan çıkan ikinci bataryayı yerleştiriyorsunuz. Siz kulaklıkla oyun oynarken, dock diğer bataryayı kendi kendine şarj ediyor. Kulaklığın şarjı bittiği anda ise kulaklığı başınızdan bile çıkarmadan basit iki hamleyle yedek bataryayı yerleştirip oyuna devam ediyorsunuz. Hiçbir kesinti, hiçbir bekleme yok. Gerçek anlamda bir “kesintisiz kullanım” deneyimi.
Her bir batarya ortalama 20 saat dayanıyor. Yani iki batarya ile toplamda 40 saate kadar kablosuz kullanım elde edebiliyorsunuz. Ama asıl mesele şu: Şarj kablosuna bir daha asla ihtiyaç duymuyorsunuz. Çünkü biri bitene kadar diğeri zaten hazır oluyor. Batarya yönetimi konusundaki bu sistem, sadece pratik değil, aynı zamanda kablosuz kulaklıklar arasında gerçek anlamda fark yaratan bir çözüm olmuş. Kulaklığı şarj etmeliyim düşüncesine son.
Teknik Özellikler
- Sürücü: 40mm neodimyum
- Frekans: 10–40.000 Hz
- Bağlantı: 2.4 GHz Wireless + Bluetooth 5.0
- ANC: Var (Aktif Gürültü Engelleme)
- Mikrofon: Retractable (gizlenebilir) boom mic + çift yönlü gürültü engelleme
- Batarya: Çift batarya sistemi, her biri ~20 saat
- Yazılım Desteği: SteelSeries GG
- Platform Uyumu: PC, PS4/PS5, Xbox Series X|S, Switch, Mobile
- Ekstra: ChatMix, EQ profilleri, OLED ekranlı dock
